Türkiye’de Elektrikli Otomobil Kasko Sigortalarında 2025 Güncellemesi: Fiyatlar ve Teminatlar Yenilendi

Elektrikli Otomobil Sahipleri İçin Kasko Artık Daha Kapsamlı ve Zorunlu Bir Güvence Haline Geldi

Türkiye’de elektrikli otomobil satışları 2025 yılı itibarıyla hızla artarken, bu büyüme kasko sigortalarında da önemli değişiklikleri beraberinde getirdi. Geleneksel kasko ürünleri, elektrikli araçların ihtiyaçlarını karşılamadığı için sigorta şirketleri yeni ve daha kapsamlı poliçeler sunmaya başladı. Elektrikli otomobil sahiplerinin artık batarya, şarj ekipmanları ve yolda kalma gibi özel durumlar için güvence sağlayan poliçeleri tercih etmesi kaçınılmaz hale geldi.

Elektrikli araçların yapısı, özellikle batarya ve elektronik sistem odaklı olması sebebiyle farklı riskler barındırıyor. Batarya değişim maliyetlerinin yüksekliği ve şarj altyapısının henüz her bölgede yeterince yaygın olmaması, kasko teminatlarının genişlemesini zorunlu kıldı. Bu nedenle birçok sigorta şirketi 2025 yılı itibarıyla elektrikli otomobiller için özel kasko paketleri hazırladı. Yeni poliçelerde batarya arızaları, şarj kablosu ve ev tipi şarj istasyonlarının hasar görmesi, araçta şarjın bitmesi gibi durumlar güvence altına alınıyor. Ayrıca elektrikli araçların yazılım sistemlerine yönelik siber saldırılar, ani voltaj değişikliklerinden kaynaklanan elektronik arızalar ve hatta kemirgenlerin araç kablolarına verdiği zararlar da artık poliçelere ekleniyor.

Fiyatlar ise elektrikli araç segmentine göre farklılaşıyor. 2025 yılı verilerine göre giriş segmentindeki bir elektrikli otomobilin yıllık kasko primi ortalama 10.000 ila 15.000 TL arasında değişiyor. Orta segment elektrikli araçlarda primler 20.000 ila 35.000 TL seviyelerine yükselirken, lüks ve premium segmentte yıllık kasko fiyatı 40.000 TL’yi aşabiliyor ve kapsamlı poliçelerde 70.000 TL’ye kadar çıkabiliyor. Primlerin yükselmesinde batarya onarım maliyetleri, yedek parça fiyatları ve teknik servis sürelerinin uzaması etkili oluyor.

Kasko poliçesi seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli noktalar arasında batarya teminatı, şarj ekipmanlarının korunması, yolda kalma durumunda mobil şarj veya çekici desteği, siber güvenlik kapsamı ve kemirgen zararlarının poliçeye dahil edilip edilmediği yer alıyor. Uzmanlar, elektrikli otomobil sahiplerinin sadece fiyat odaklı değil, kapsam odaklı bir poliçe seçmesi gerektiğini özellikle vurguluyor. Geniş kapsamlı bir poliçe, olası bir batarya hasarında ya da şarj ekipmanı arızasında kullanıcıyı ciddi masraflardan koruyabiliyor.

Sonuç olarak, 2025 yılında elektrikli otomobil için kasko artık yalnızca bir zorunluluk değil, yüksek maliyetli olası risklere karşı stratejik bir güvenlik yatırımı haline geldi. Elektrikli araç sahiplerinin poliçe seçiminde mutlaka detaylı araştırma yaparak, kendi kullanım ihtiyaçlarına en uygun kaskoyu tercih etmesi büyük önem taşıyor. Elektrikli otomobil kaskolarının gelişimi, Türkiye’de bu yeni araç teknolojisinin hızla benimsendiğinin ve sigorta sektörünün de buna hızla uyum sağladığının önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor.